Bedeni hekim adaylarının eğitimi için İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne bağışlanan Doç. Dr. Kriton Dinçmen, 14 yıl sonra düzenlenen merasimle Heybeliada’da toprağa verildi.
Türk tıp tarihine kıymetli katkılarda bulunan ünlü psikiyatrist Doç. Dr. Kriton Dinçmen 2008 yılında vefat etti. Dinçmen’in vücudu vasiyeti üzerine İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anatomi Bilim Dalı’nda genç cerrahların eğitimlerine katkıda bulunmak gayesiyle kadavra olarak kullanıldı. 14 yılın akabinde Dinçmen’in naaşı bugün Heybeliada Rum Ortodoks Mezarlığı’na defnedildi.
Adli psikiyatri alanında sayısız çalışması bulunan Doç. Dr. Kriton Dinçmen hayattayken vasiyetinde vücudun kadavra olarak kullanılmasını istedi. 2008 yılında 84 yaşında ömrünü yitirmesinin akabinde vücudu İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anatomi Bilim Dalı’nda kadavra olarak kullanıldı.
14 yıl boyunca sayısız tıp öğrencisinin eğitiminde katkı sağladı. Dinçmen’in naaşı dün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden alınarak doğduğu yer olan Heybeliada’ya getirildi. Dinçmen’in naaşı adada bulunan Rum Ortodoks Mezarlığı’nda Eşi Reyhan Dinçmen, aile yakınlar ve öğrencilerinin iştirakleriyle yapılan merasimin akabinde toprağa verildi. Dinçmen’in 33 yıllık hayat arkadaşı Reyhan Dinçmen cenazeye gelen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencileri ile sohbet ettiği esnada hisli anlar yaşandı.
“RÜYA ÜZERE BİR 33 SENE GEÇİRDİK”
Reyhan Dinçmen eşi Kriton Dinçmen’i gözyaşları içinde, “Çok büyük bir insandı. Anlatılacak çok anılarımız var. Yaptıkları, ayatları ve kitapları kendisini benden daha güzel anlatabilir sizlere. Düş üzere bir 33 sene geçirdik kendisiyle” dedi.
“BİZ HOCAMIZA KADAVRA DİYEMİYORUZ”
Dinçmen’in öğrencisi Yasemin Balcı ” Hocam vefat ettikten sonra da eğitime katkıda bulundu. Vasiyeti üzerine tüm tıp öğrencilerine kadavra olarak katkıda bulundu. Bu çok değerli ve az insanın yaptığı bir şey. Şimdi yaşarken vücudunun tıp eğitiminde değerlendirilmesini yaşarken şahitler eşliğinde vasiyet etti. Biz tıp lisanında kadavra olarak geçiyor fakat biz hocamıza kadavra diyemiyoruz” diye konuştu.
Psikolog Julide Aral, Dinçmen’in çok âlâ bir tabip olduğunu belirterek “Hekim olmasının hürmetini da vücudunu yeni doktor olacaklara adayarak gösterdi. Hakikaten de bu çok değerli bir olaydı. Bu bir örnektir. Kriton beyefendi bunun öncülerindendir” dedi.
“ANATOMİ LABORATUVARIMIZDAKİ KADAVRALARA BÜYÜK HÜRMET İLE YAKLAŞIYORUZ”
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi Ayşe Memnun “Anatomi laboratuvarımızda kadavralara büyük hürmet ile yaklaşıyoruz. Bizim eğitimimize ve bilime sundukları katkıdan ötürü. Kriton hocamız tıp dünyasının içerisinde bulunan bir insan olarak bunun bedelini biliyordu” diye konuştu.
“KENDİSİNİ KADAVRA OLARAK ÖĞRENCİLERİNE ADADI”
Dinçmen’in arkadaşı Ali Doluca “Kendisini kadavra olarak öğrencilerine adadı. Öğrencileri o kadar seviyordu ki el sürememişler. Çok vakittir bekletiyorlardı. Bugün ise sevdiği adasında toprağa kavuşacak” formunda konuştu.
Psikiyatrist Kriton Dinçmen Heybeliada’da 1924 yılında doğdu , 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1961 yılında Amerika’ya giderek New Jersey Monmouth Medical Center’de dinamik psikiyatri alanında çalışan Dinçmen, daha sonra tekrar Amerika’da çeşitli hastanelerde vazife yaptı. Türkiye’ye 1965 yılında dönerek Bakırköy Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesinde çalışmaya başlayan Dinçmen, 1982-1994 yılları ortasında Adalet Bakanlığı İsimli Tıp Kurumu 4. İhtisas Heyeti Psikiyatri Başkanlığı, 1990-1999 yılları ortasında İstanbul Üniversitesi İsimli Tıp Enstitüsü’nde öğretim üyeliği yaptı. (DHA)