İZMİR – İzmir Barosu, 10 ili etkileyen sarsıntının akabinde zelzele bölgesindeki değerlendirmelerini aktarmak için basın toplantısı düzenledi. İzmir Barosu Lideri Avukat Sefa Yılmaz ve idare heyetinden oluşan heyet ismine açıklama yapan İzmir Baro Lideri Avukat Sefa Yılmaz, sarsıntı bölgesinde büyük hak ihlalleirnin yaşandığını, birden fazla sokakta ve binada arama kurtarma çalışmalarının başlamadığını belirtti. Öte yandan Yılmaz, kendilerine gelen şimdiki sayı itibariyle 74 avukatın vefat ettiği 26 avukatın hala bulunamadığını lisana getirdi.
‘OSMANİYE’DE YARDIM ÇALIŞMALARI BAŞLAMAMIŞTI’
İzmir Barosu olarak sarsıntının ikinci günü birinci olarak Osmaniye’ye gittiklerini aktaran Yılmaz, Osmaniye’de de önemli yıkımların olduğunu, AFAD’ın yalnızca sonlu imkanlarıyla yardım etmeye çalıştığını söyledi. Bölgede baro üzerinden de bir yardım çalışması olduğunu belirten Yılmaz, depremzedelerin yakınlarını kendi imkanlarıyla çıkarmaya çalıştığını söz etti. Yılmaz, Osmaniye barosunun konferans salonunda 50 ailenin bulunduğunu da lisana getirdi.
‘EKSİKLİĞİN EN DEĞERLİ SEBEPLERİNDEN BİRİ EKİPMAN VE İŞÇİ YETERSİZLİĞİ’
Osmaniye’den İskenderun’a gittiklerini ve o bölgede de enkaz kaldırma çalışmalarının şimdi yeni başladığını aktaran Yılmaz, ardından gittikleri Antakya, Antep vilayetlerindeki izlenimlerini ,ise şöyle aktardı;
“Bölgede hala çok yetersiz çalışmalar var. Büyük bir koordinasyonsuzluk var. Hala ulaşılamayan enkazlar, girilemeyen sokaklar var. Bölgede azap, makûs muamale var. Sıhhat meseleleri barınma meseleleri ve irtibat problemleri var. Bölgede çeşitli hak sıkıntıları yaşanıyor. Arama kurtarma faaliyetleri o kadar yetersiz ki hala ulaşılamayan enkazlar var. Eksikliğin en kıymetli sebeplerinden biri ekipman ve işçi yetersizliği. AFAD’ın, İçişleri ve Sıhhat Bakanlıklarının daha koordineli davranması gerekir”
‘İZMİR’DEN 26 BAŞSAVCI HATAY İÇİN GÖREVLENDİRİLDİ’
Bölgedeki hak ihlallerine değinen Yılmaz, “Haberleşme hakkı engellendi. Depremzedeler kendi yakınlarıyla haberleşemediler, yardım isteyecekleri alanları kapattı devlet. Sıhhat hakkı ihlal edildi. Kamu binaları ziyan gördü, hastaneler ziyan gördü. Barınma hakkı ihlal ediliyor. Çadır ve konteyner yetersiz. Bir başka hak ihlali ise ayrımcılık. Din, lisan, ırk, mezhep farkı gözetmeksizin yardım gitmesi gerekirken nefret söylemi bölgede arttı ve buna bağlı olarak da azap, makûs muamele artmış durumdaydı. Hak ihlallerinden de birinin de isimli süreçlerle ilgili. Birçok cumhuriyet savcısı, hakim yakınlarını kaybetti, adliyeler yıkıldı. Tüm süreçler durdu bilhassa 4 vilayette. Lakin bakanlık çalışmalar yapmak üzere Pazar günü İzmir’den 4 cumhuriyet başsavcı yardımcısı, 26 tane de başsavcı görevlendirildi. 30 cumhuriyet savcısı şu an Antakya’da. Görevlendirmeler 1 hafta sonra yapıldı. Biz de 20 avukattan oluşan kümesi Hatay’a göndereceğiz ki hala orada olan avukat arkadaşlarımız var, çalışmalarımız sürecek” diye konuştu.
‘400 BİN YURTTAŞIMIZ BÖLGEDEN İZMİR’E GELEBİLİR’
Ayrıca bölgeden İzmir, Ankara, Antalya üzere vilayetlere gerçek yaşanacak göçe de değinen Yılmaz, “Yaklaşık 400 bin yurttaşımızın bölgeden İzmir’e geleceği fikrindeyiz. Bizim bölgemizde de gereksinimimiz başladı. Dün Antalya’ya yardım tırı yolladık, oraya da göçler başlayacak. Bilhassa göç alan vilayetlerde düşünceler artarak büyüyecek. Bizler baro olarak bilhassa 10 baro olmak üzere yardım kampanyalarımızı uzun soluklu yapmayı planlıyoruz. Aşikâr alanlarda ve İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri ile Büyükşehir belediyesi ile de kimi çalışmalarımız olacak. Artık birlikte bir şeyleri çözmek vakti. Zira devletin yetersizliği kendini bölgede gösterdi “ tabirlerini kullandı.
‘ARINÇ’IN TELAFFUZLARI BÜSBÜTÜN HUKUK DIŞI’
Toplantıda basın mensupları tarafından seçimin ertelenmesine ait eski TBMM Lideri Bülent Arınç’ın açıklamalarının sorulması üzerine ise Yılmaz, “Tamamen hukuk dışı. Bu seçimlerin ertelenmesini gerektiren hiçbir fiili durum yok. Yapılmaz ise çok büyük bir yanlış olur. Artık demokratik bir sürecin başlaması gerekir. İktidar yalnızca gördüğü yansılar karşısında vatamdaşların kendisine git diyeceğinden korktuğu için artık bir isim üzerinden lakin sonrasında yandaş medyada da tartışmayı başlatacak. Anayasanın kararı çok açık, savaş hali dışında asla seçimler ertelenemez, mümkün değil” diye konuştu. (DUVAR)