Kübra’nın 14 yıllık ”koruyucu meleği” Selda öğretmen
Evlendikten 5 yıl sonra biyolojik olarak çocuk sahibi olamayacaklarını öğrenen Selda ve Oğuz Teymur çifti, evlat edinmeye karar verdi. Başvurdukları Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü yetkililerince koruyucu aile sistemi anlatılan çift, öneriye sıcak baktı.
Başvurularının ardından işlemlerin tamamlanmasıyla Teymur çifti, kendilerinin evlat, henüz 1 yaşındaki Kübra’nın ise aile hasretini dindirecek yeni yaşamlarına 14 yıl önce “merhaba” dedi. Koruyucu aile olduktan yaklaşık 4 yıl sonra eşini bir rahatsızlık sonucu kaybeden İngilizce öğretmeni Selda Süren Teymur, o günden itibaren Kübra’nın hem annesi hem de babası oldu.
Anne-kız sevgisine dayalı aile kavramının değer kazandığı iki kişilik bir hayat kuran Kübra ile Selda öğretmen, aynı zamanda birbirlerinin en iyi arkadaşı.
Selda Süren Teymur, koruyucu aile olduktan sonra hayatındaki değişimleri AA muhabirine anlattı.
– “BİRBİRİMİZE TUTUNARAK YÜRÜYORUZ BU YOLDA”
Koruyucu ailelik başvurusu yaptığında herkes gibi endişeler taşıdığını dile getiren Teymur, “Aslında evlat edinmek için gittik kuruma, orada koruyucu aile sistemini öğrenince koruyucu aile olarak başvurumuzu yaptık. Koruyucu ailelikte süreç biraz daha hızlı ilerlediği için Kübra çok kısa sürede ailemize katıldı. Evimize neşe geldi.” dedi.
O günden bu yana Kübra odaklı bir hayat sürdüğüne işaret eden Teymur, “Annelik çok farklı bir duygu. Kübra benim hayata tutunma yolum. Özellikle eşimi kaybettikten sonra bir kale oluşturduk kendimize ve birbirimize tutunarak bu yolda yürüyoruz. Öyle büyük bir şans ki bir çocuğun yetişmesini, büyümesini izlemek. Bu duyguyu hiçbir kan bağınız yokken, hiçbir mecburiyetiniz yokken geliştirmek mucizevi bir şey.” ifadelerini kullandı.
Teymur, yuvada o zaman 12 aylık bir bebek olan Kübra ile ilk tanıştığı anı unutamadığını belirterek, şöyle devam etti:
“Doğurduğunuz çocuğa fıtraten bağlısınız zaten ama hiçbir kan bağı olmayan çocuğa böyle bir sevgi duyacağınızı bir başkası söylese inanmazsınız belki de, ama coşa coşa seviyorum, anlatamam. Kübra artık büyüdü, ayrı bir hayatı var ama ben onu okuldan gelene kadar özlüyorum. Yaşı büyüdükçe pamuk pamuk bir ilişkimiz oldu, daha güzel bir hal aldı. Belki paylaşımlarımız daha çok arttığı için. Önceden hep verişti, şimdi o sevginin karşılığını gördüğüm için belki de.”
Koruyucu aile olmak isteyenlere tavsiyelerde bulunan Teymur, “Bize gelen sorular hep şöyledir; ‘Başkasının çocuğunu sevebilir miyim?’. Aslında bu dünyada başkasının çocuğu diye bir şey yok, çocuk çocuktur. Siz hangi çocuğun bakım vereniyseniz, o çocuk sizin için özel oluyor. O yüzden kimsenin böyle bir kaygıyla geri durmasını açıkçası anlamlandıramıyorum. Şu an çocuk sahibi olamadığı için hastane kapılarında çözüm arayan, üzülen her kadını tutup şöyle sarsıp, ‘Kendine gel, bir sürü çocuk var anne bekleyen’ demek istiyorum.” diye konuştu.
– “EN YAKIN DOSTUM, EN YAKIN ARKADAŞIM ANNEM”
Lise öğrencisi Kübra ise kendini çok şanslı hissettiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
“Annem benim için çok emek verdi. Koruyucu ailenin çocuğu olduğunda daha çok emek harcanıyor. Bu emeğin karşılığında sadece sevgi alıyorsun, bu yüzden annemi çok seviyorum. Şimdi en yakın dostum, en yakın arkadaşım annem. Birlikte çok güzel zaman geçiriyoruz, aktiviteler yapıyoruz, iki sırdaş gibi dertleşiyoruz. Her günümüz dolu dolu geçiyor. Ona her şey için teşekkür ederim.”