CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adıyaman’da ilk olarak Şambayat Belediyesi’ni ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, burada; Belediye Başkanı Necdet Arıcı tarafından karşılandı.
Kılıçdaroğlu, belediye önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Siyaset, toplumu ayrıştırmak için yapılmaz. Siyaset, toplumun kucaklaşması için yapılır. Siyaset zenginleşmek için yapılmaz. Siyaset, vatandaş zenginleşsin diye yapılır. Siyaset, halka hesap vermektir. Halka hesap vermeyen siyaset, karanlık odaklara hizmet verir demektir. Siyaset kadın ve erkek eşitliği demektir. Kadınlara haklarını teslim etmek demektir. Siyaset; belde başkanının, belediye başkanının halka hizmet etmesi demektir. Belediye başkanımız sizlere hizmet ediyor. Sizler için çalışıyor, üretmeye çalışıyor. Biz de elimizden gelen her türlü desteği belediye başkanımıza veriyoruz.
Adıyaman’ı gayet iyi biliyorum. Tütününü, üzümünü, fıstığını da biliyorum. Adıyaman’ın çalışkan insanlarını da biliyorum. Hepsini biliyorum ama Adıyaman’dan beklediğimiz oyu alamadık. Bir milletvekilimiz var. Gece gündüz, 24 saat çalışıyor. Ama bir milletvekili bize yetmez. Daha fazla milletvekiline ihtiyacımız var.
Ve bizler; altılı masanın liderleri olarak bizler, Türkiye’yi huzura kavuşturmak istiyoruz. Türkiye’yi büyütmek istiyoruz. Türkiye için çalışmak istiyoruz. Altı lider bir aradayız, beraberiz. Bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz. Hiç kimsenin en ufak bir endişesi olmasın. Bu konuda bütün Adıyamanlı kardeşlerime seslenmek isterim. Huzur içinde olun. Asla umutsuzluğa kapılmayın. Türkiye’yi büyüteceğiz, güzelleştireceğiz. Türkiye’de herkes kucaklaşacak.
Bunun için sizin, bize katılmanız gerekiyor. Geçmişte şöyle veya böyle CHP’ye sempati duymayanlar olabilir. Doğrudur. Eksiğimiz var mı? Evet. Biz de yanlışlarımız ile yüzleşiyoruz. Bizim de eksikliklerimiz varsa onları gidermeye çalışıyoruz.
Yeni bir iklimi Türkiye’ye getirmek istiyoruz. Kucaklaşmayı getirmek istiyoruz. Herkesin karnı doysun istiyoruz. Her evde bereket olsun diyoruz. Her ailede huzur olsun diyoruz. Bunun mücadelesini yapıyoruz.
Dün, Kadın Kollarımız ile beraber; derin yoksulluk konusunda araştırma yapan kadın kardeşlerim ile beraber bir toplantı yaptık. Dedik ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde her ailenin asgari bir gelir güvencesi olsun. Hiçbir ailede, hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Her evde huzur olsun, her evde bereket olsun dedik. Bunun mücadelesini yapıyoruz ve yapacağız, göreceksiniz.
Biz bunu yaparken soruyorlar, ‘Parayı nereden bulacaksın?’ Bu bir siyasi tercihtir. Parayı beşli çeteye mi vereceksin, vatandaşa mı vereceksin? Biz beşli çeteye değil vatandaşa hizmet edeceğiz. Hiç endişeniz olmasın. Efendim, ‘beşli çeteden paraları nasıl alacaksınız?’ Paraları söke söke alacağız. Hukuk içinde alacağız, adalet içinde alacağız. Milletin hakkı ve hukukunu millete teslim edeceğiz.
Ne olursa olsun, takdir millete aittir. Milletten büyük kimse yoktur. Millet, partiden de büyüktür. Milletin her ferdine saygı duymak bizim görevimizdir. Bize oy versin, vermesin; 85 milyona hizmet götürmek de bizim görevimizdir. Biz toplumu ayırmıyoruz, biz toplumu bölmüyoruz, bir ayrıştırmıyoruz. Herkesin kimliğine, inancına, yaşam tarzına biz saygı gösteririz. Unutmayın, biz Cumhuriyet Halk Partisi’yiz. Halkın partisiyiz. Halk için mücadele ediyoruz.
Sakın umutsuzluğa kapılmayın. Türkiye güzel bir ülkedir, Türkiye bereketli bir ülkedir, Türkiye zengin bir ülkedir. Kaynakların adaletle dağıtılması lazım. Çünkü devletin dini adalettir. Ve adaleti mutlaka sağlayacağız. Haksızlıklar karşısında asla susmayacağız. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bunun mücadelesini yapacağız. Kim haksızlığa uğradıysa; kadını, erkeği, yaşlısı, genci… Gelecek bana başvuracak. Bütün haksızlıkları bitireceğim. Bu ülkeye adaleti ya getireceğim, ya getireceğim. Nokta.” (ANKA)